Top Menü

26 Nisan 2015 Pazar

Google'a Sorun

İnanır mısınız ilk blog yazısı için bu başlığı bulmak daha doğrusu hem yazı başlığını hemde konusunu belirlemek bir kaç saatimi aldı.

Düzenli olarak yazı yazmayan birisi için konu ve başlık bulmak ciddi bir sorun, çünkü öyle bir konu bulmalıydım ki hem HobiPC blogumdaki konuları kapsasın, okuyucuya blogumu takip etmek için iyi bir neden versin, güncel olsun, internet kullanıcısının hayatının bir parçası olsun, hemde bana yazmak için ilham kaynağı olsun, yani olsun da olsun.

Evet, bundan sonraki yazılarda konu bilgisayar ve internet olduğundan bir şekilde içinde Google geçecek, hatta bir çok bilgiyi Google yardımıyla derleyip yazılarıma ekleyeceğim.

Google nedir? 

Google artık sadece her soruyu en doğru biçimde cevaplayan bir arama motoru değil. Google öncelikle bir vizyon ama görevleri de olan bir vizyon. Kendileri için yazdıkları HAKKIMIZDA sayfasında misyonlarını (görevlerini) şöyle belirtmişler:

Google'ın misyonu, tüm dünyadaki bilgileri düzenlemek ve bunları herkes için erişilebilir kılarak kullanışlı hale getirmektir.

Şaka gibi değil mi? Misyonlarını başarmak için ise aşağıda kısmen sıraladığım ücretsiz hizmetleri bizim gönüllü olarak kullanmamız için sunuyorlar.

Düşünün, size ulaşan bu HobiPC blogu Google sisteminin bir parçası, ücretsiz hizmeti. Aynı şekilde yaygın biçimde kullanılan Gmail de, internette gezindiğiniz Chrome tarayıcısı da, dosyalarınızı internet üzerinde sakladığınız Google Drive  da.

Daha bitmedi, şöyle kabaca fonksiyonlarını belirtmeden sadece isimlerini sayacak olursak; Youtube, Google+,  Google Maps, Google Earth, Android cep telefonu işletim sistemi, Google Play Store, Play Books, Goggles, Keep, Photos, Chromecast, Google News. Çoğu tanıdık geliyor değil mi?

Tamamı misyonlarında dedikleri gibi "herkes" için yapılan bir şeyler, yani insan odaklı. Tabi bir çok kişi Google'a kişisel bilgilerimizi, internette gezinme alışkanlıklarımızı ve  başka şeyleri arama sonuçları ile sıralamalarını oluşturmada kullanıyor diye kızabilir. Ama şimdiye kadar bu kadar şeyi ücretsiz olarak kimse insanların hizmetine sunmadı. Herhalde ücretsiz kullanımın bedeli de bu olsa gerek.

Google Felsefesi

"Doğruluğundan emin olduğumuz on şey" dedikleri;
  1. Kullanıcıya odaklan; gerisi kendiliğinden gelir.
  2. En iyisi; tek bir şeyi gerçekten ama gerçekten iyi yapmaktır.
  3. Hızlı, yavaştan iyidir.
  4. Web'de demokrasi işliyor.
  5. Bir cevaba ihtiyaç duymanız için masa başında olmanız gerekmez.
  6. Kötülük etmeden de para kazanabilirsiniz.
  7. Daha keşfedilmeyi bekleyen pek çok bilgi var.
  8. Bilgi ihtiyacı sınır tanımaz.
  9. Takım elbise giymeden de ciddi olabilirsiniz.
  10. Sadece harika olmak yetmez.
Son maddede diyorlar ki;

Ne aradığınızı tam olarak bilmeseniz bile, web’de bir yanıt bulmanın sizin değil bizim sorunumuz olduğunu düşünürüz. Küresel kullanıcı kitlemiz tarafından henüz dile getirilmemiş ihtiyaçları tahmin etmeye çalışır ve bu ihtiyaçları karşılamak üzere yeni standartlara sahip ürün ve hizmetler sunarız. Gmail'i hizmete sunduğumuzda, diğer tüm e-posta hizmetlerinden daha büyük bir saklama alanına sahipti. Buradan dönüp baktığımızda bu alan pek büyük gözükmeyebilir, ama bunun sebebi de yeni e-posta standartlarını yine bizim belirlememizdir. Bizim yapmak istediklerimiz bu tür değişikliklerdir ve fark yaratabileceğimiz yeni yerler aramaktan asla vazgeçmeyiz.

26.04.2015, İzmit

Blogu beğendiyseniz hemen bu satırın altında g+ kırmızı butonu tıklayarak daha fazla kişiye ulaşmasını sağlayınız veya diğer sosyal medya sitelerinde paylaşınız. Teşekkürler.

Hiç yorum yok: